Mali hukuk uzmanı Friso van de Weerdt: İşçi kiralama süreçlerinde zincir sorumluluğu

Friso van de Weerdt, fiscaal jurist, bu konuların önemli yönlerini seminerimiz sırasında ele aldı ve Zincir Sorumluluğu Yasası (Wka) yasasının karmaşıklığını açıkladı. Bu çerçevede, kişinin kendi işini yapabilme durumu (zelfwerkzaamheid) ve sahte serbest meslek (schijnzelfstandigheid) sınıflandırmasının anlaşılması, bu yasal çerçevede faaliyet gösteren herkes için büyük önem taşımaktadır.

Fiscale ketenaansprakelijkheid (Zincir halinde mali sorumluluk)

2010 yılından bu yana şirketler, belirli durumlarda başka işletmelerin çalışanlarına ödenmeyen ücretlerden sorumlu tutulabilmektedir. Eğer çalışanlara ödenen ücretler yasal asgari ücretin altında kalmışsa bu sorumluluk devreye girer. 2012 yılından itibaren ise işletmelerin Ticaret Odası’na (Kamer van Koophandel) kayıtlı olmaları zorunlu hale gelmiştir. Bir şirketin başka bir şirketin çalışanlarına karşı sorumlu tutulup tutulmayacağı, o çalışanlar üzerinde ne ölçüde etkisi olduğuna bağlıdır. İşçi kiralamada, işveren-benzeri kontrol ilişkisi aranır.

Zincir sorumluluğu (fiscale ketenaansprakelijkheid), personel kiralayan (inlener) şirketleri kapsar. Buna göre, inleners (işçi kiralayan firmalar), asıl yükleniciyle birlikte, taşeronlar tarafından ödenmeyen vergi ve primlerden müteselsilen sorumlu olabilir.

Önemli bir ayrım olarak, zincir sorumluluğu ödenmemiş KDV’yi kapsamaz. KDV sadece inlenersaansprakelijkheid kapsamında değerlendirilir. Bu nedenle, işletmelerin risklerini doğru analiz edebilmesi için bir fiscaal jurist’ten (mali hukuk uzmanı) profesyonel danışmanlık alması önemlidir.

Doğru bir muhasebe yapısı ve yasal yükümlülüklere titizlikle uyum sağlanması, mali sorumluluk kapsamındaki risklerin önüne geçmek için kritik öneme sahiptir. Esneklik ve kalite bu süreçte birlikte yönetilmelidir.

Zincir Sorumluluğu Yasası (Wka)

Zincir Sorumluluğu Yasası (Wka), yüklenici ve işçi kiralayan firmaların, taşeronlarının ödemesi gereken vergi yükümlülüklerinden ortak şekilde sorumlu tutulmasını düzenler. Zincirde yer alan her bir taraf, kendisinden sonraki işletmenin vergi yükümlülüklerinden de sorumlu olabilir.

İnleners (işçi kiralayan firmalar) için güvenilirlik

Personel kiralanması durumunda, inlener, işçi sağlayıcının ödemediği vergi ve KDV’den müteselsilen sorumludur. Bu riski azaltmak için, işçi sağlayıcıdan vergi uyumluluğunu gösteren goed betalingsgedrag (iyi ödeme davranışı) belgesi talep edilmelidir.

İşçi kiralama sorumluluğu sadece doğrudan inlener–uitlener (işçi sağlayıcı) ilişkisiyle sınırlı değildir. Zincirde yer alan tüm şirketler bu kapsamda değerlendirilebilir. Bu nedenle, kurumsal yapıda doğru denetim, düzenli kontrol sistemi ve uygun belge yönetimi oldukça önemlidir.

İnleen-situaties (işçi kiralama durumları) ve çalışma ilişkileri

İşçi kiralama durumlarında, çalışan mevcut iş sözleşmesini korurken, geçici olarak başka bir firmaya yönlendirilir. Bu süreçte, işçi işini inlener firmasında yapar ve bu firma işçilere karşı sorumluluk üstlenir. Muhasebe şeffaflığı ve kurallara uyum, zincir sorumluluğunda riskleri azaltmak için gereklidir. Bu yaklaşım aynı zamanda iş kalitesi ve sektör güvenilirliğini artırır.

Zinçir sorumluluğunu azaltma yolları

Bu esnek iş piyasasında, zincir sorumluluğunu mümkün olduğunca azaltmak oldukça önemlidir. İnleners, işçi sağlayıcıdan goed betalingsgedrag belgesi talep ederek riskleri düşürebilir. Bunun yanı sıra, faturanın belirli bir kısmının G-rekening (engellenmiş banka hesabı) üzerinden ödenmesi, yalnızca vergi ve prim ödemelerine ayrılmış mali bir güvence sistemi oluşturur.

SNA sertifikalı işçi tedarikçileri

SNA (Stichting Normering Arbeid – Hollanda İş Standartları Kurumu) tarafından sertifikalandırılmış işçi sağlayıcılarla çalışmak, işçi kiralama sorumluluğunun önemli ölçüde azaltılmasını sağlar. Bu sertifika, ilgili işletmenin sosyal güvenlik primleri ve vergi yükümlülüklerini doğru şekilde yerine getirdiğini gösterir.

SNA sertifikalı bir tedarikçiyle çalışıldığında, faturanın belirli bir kısmının özel bir vrijwaringsrekening (garanti hesabı) üzerinden ödenmesi halinde risk %25’e kadar düşürülebilir. KDV'nin farklı şekilde işlendiği durumlarda bu oran %20 olarak kabul edilmektedir.

Bu nedenle SNA gecertificeerde iş ortaklarını tercih etmek, işletmeler için hem stratejik hem de güvenilir bir yaklaşım olup yasal ve mali riskleri minimuma indirir.